Üniversitede Tekstili Seçene Hem Asgari Ücret Hem De İş Garantisi

Üniversitede Tekstili Seçene Hem Asgari Ücret Hem De İş Garantisi

Tekstil sektörü, kalifiye tekstil ve deri mühendislerini sektöre çekmeye yönelik olarak başlattığı burs kampanyasını duyurmak için eğitimcilerle buluştu. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, tekstilin Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden birisi olduğuna işaret ederek, nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılamak için üniversite sınavında ilk 80 bine giren öğrencilere tekstil ve deri sektörünü tercih etmeleri durumunda öğrenim hayatları boyunca asgari ücrete kadar burs vereceklerini açıkladı. Bunun yanında öğrencilere 5 yıl boyunca iş garantisi de verilecek.

Üretim, istihdam ve ihracatta Türkiye ekonomisinin lokomotifleri olan hazır giyim, tekstil ve deri sektörleri, tekstil mühendisliğinin algısını yükseltmek için çalışmalara hız verdi. Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçı Birlikleri, Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri, Deri ve Deri Mamulleri İhracatçı Birlikleri ile Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası (TTSİS), “Tekstil ve Deri Mühendisliklerinin Algısının Yükseltilmesi Çalışmaları” kapsamında Anadolu ve Fen Lisesi rehber öğretmenleri ve okul müdürleri ile yaklaşık 500 kişinin katıldığı bir tanıtım semineri düzenledi. Üç ihracatçı birliği, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) ile imzalanan protokolün ardından 'Tekstil Mühendisliği Oku Geleceğini Doku' sloganı ile İstanbul’daki rehber öğretmenlere, tekstil mühendisliğini tercih edecek başarılı öğrencilere sağlanacak avantajları ve fırsatları anlattılar.

TEKSTİL SEKTÖRÜNE YÖNELİK ALGIYI DEĞİŞTİRMEK İÇİN YOLA ÇIKTILAR

İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, ekonomik koşullar ve buna bağlı gelişen dünya görüşünün öğrencilerin üniversite tercih ederken yaptıkları önem sırasını yıllar içerisinde değiştirdiğini ve bunun sonucu olarak da eskiden Tıp Fakültesi’ne girebilecek puanları alan öğrencilerin okuduğu tekstil mühendisliği bölümlerinin puanlarının ve sıralamalarının gerileyip kontenjanların boş kaldığını kaydetti.

Bu durumun Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan tekstil sektörü için kabul edilebilir bir durum olmadığını belirten Öksüz, şunları anlattı:

"Bu durumu değiştirebilmek için Türkiye’yi ihracatla tanıştıran ve sanayileşmenin ilk adımı olan sektörümüzün geleceği için çalışmalarda bulunma sorumluluğuyla adım atmaya karar verdik. Bu doğrultuda tekstil mühendisliğine karşı oluşan negatif algıyı değiştirmek için son 1,5 yıldır çok yoğun bir gayret sarf ettik. Önce sektör olarak neler yapabileceğimizi tartıştık ve ardından Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile bir araya gelerek Tekstil Mühendisliği algısına yönelik politika belirlenmesi gereken başlıkları ortaya koyduk, üniversitelerimiz, ihracatçı birliklerimiz ve TTSİS ile çeşitli çalıştaylar düzenleyerek bir eylem planı hazırladık."

 

TEKSTİL MÜHENDİSLİĞİ SEÇENE ASGARİ ÜCRET KADAR BURS

Bu yoğun çabalar sonucunda 10 Nisan 2019 tarihinde Ticaret Bakanlığının projeyi onayladığını ve YÖK ile imzaların atıldığını ifade eden Öksüz, "Üniversite sınavında Tekstil Mühendisliği bölümünü seçenlere burs vermeye başlıyoruz. Bunun için öncelikli şartımız tekstil mühendisliğinin öğrencinin ilk 5 tercihinden birisi olması. Sınavda ilk 20 bine girenlere net asgari ücret kadar burs vereceğiz. 20–50 bin arasında olanlar net asgari ücretin yüzde 70’i, 50-80 bin arasındaki adaylar ise net asgari ücretin yüzde 50’si tutarında karşılıksız burs imkânından yararlanacak. Üstelik bu burs öğrenim hayatları boyunca devam edecek ve tamamen karşılıksız olacak. Dileyen öğrencilerimize de 5 yıl süreyle iş garantisi vermeyi taahhüt ediyoruz." diye konuştu.

Sektörün 15.7 milyar dolarlık dış ticaret fazlasıyla ülkeye en fazla net döviz girdisi sağlayan sektör olduğuna işaret eden Öksüz, bunun yanında 1 milyon kişiye istihdam sağladığını belirtti. Öksüz, şöyle devam etti:

"Türkiye tekstil ve hazır giyim sektörleri deyim yerindeyse ülkemizi Şampiyonlar Liginde temsil ediyor. Bu başarıyı zamanında Tekstil Mühendisliğini tercih eden nitelikli gençlerimiz ile birlikte yakaladık. Milyonlarca dolar yatırım ile kurulan tesislerimizin başında bugün o nitelikli tekstil mühendislerimiz var. Tekstil mühendisliği bölümünü tercih edip de işsiz kalan hiçbir öğrenci yok, tam tersine kendi işinin patronu birçok tekstil mühendisi var. Bizler üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde tekstil sektörümüzün geleceğini dokumak üzere yola çıktık ancak yalnızca bizim çabamız yeterli değil. Öğrencilerimizin gelecek planlarını yaparken öğretmenlerinin yönlendirmesi çok çok önemli. Bu yüzden değerli öğretmenlerimizin de atacağı her bir ilmeğe ihtiyacımız ve bu projenin başarılı öğrencilere anlatılmasına ihtiyacımız var."

 

YETİŞMİŞ İNSAN GÜCÜNE İHTİYAÇ VAR

İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe de tekstilde Türkiye'nin gücüne işaret ederek hazır giyim, tekstil ve derinin 2018’i toplamda 28 milyar dolar ihracat ile kapattığını hatırlattı.

Türkiye'nin katma değerli üretimde ve ihracatta da iddialı olduğunu kaydeden Gültepe, "Türkiye'de kilogram başına ortalama ihracat birim fiyatı 1.3 dolarlarda iken hazır giyimde 14.5 dolarlardayız. Biz hazır giyim ihracatımızı 33 milyar dolara, üç sektörün toplam ihracatını 55-60 milyar dolara yükseltebiliriz. Potansiyelimiz var, yatırım iştahımız var. Ancak en büyük eksiklerimizden biri iyi yetişmiş insan gücü. Gençlerimiz ülke ekonomisinin can damarı olan bu sektörlerde çalışmak istemiyor. Üniversitelerde 13 tekstil mühendisliği bölümünün çoğunda kontenjanlar boş kalıyor. Sadece İTÜ ve Ege Üniversitesi’nin tekstil mühendisliği bölümleri kontenjanlarını doldurabiliyor. Oysa bizim sektörü günün gereklerine göre domine edecek; dönüştürecek birikime sahip mühendislere ihtiyacımız var." dedi.

Sektörler için bu konunun hayati önem taşıdığını ifade eden Gültepe, "Bu gerçekten hareketle hazır giyim, tekstil ve deri ihracatçıları birlikleri ve Tekstil İşverenleri Sendikası olarak sorumluluk üstlendik. Ülkemizde tekstil mühendisliğini algısını yükseltmek için YÖK ile tarihi bir protokol imzaladık. Türkiye’de bir ilk olan bu protokol uyarınca sınavda ilk 20 bine giren kardeşlerimiz tekstil mühendisliğini tercih ederlerse asgari ücret tutarında karşılıksız burs imkanından yararlanacaklar." dedi.

İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ömer Avcı da yaptığı konuşmada tekstil sektörünün ülke ekonomisine kazandırdığı yüksek katma değer, istihdam imkanları ve ihracatına dikkat çekerek, "Tekstil sektörü ile ilişkilendirilmemiş bir mesleki rehberlik süreci eksik kabul edilecektir. Üretimin küresel ölçekte parçalanmış hali, bilginin yüksek katma değeri ve entelektüel kapasitenin kullanılarak öğrencilerimizin bir kurucu öncü olma vasfını kazanmaları bu programın ana temasını oluşturuyor.

Tekstile sadece pamuğun ve yünün birleşmesi olarak değil, bilginin sürecin içerisine girdiği ve hammaddenin yüksek hayal gücü ve sezgi yeteneğiyle beraber sentezlenip moda ve hazır giyim için yeni ivmeler kazandırması yönüyle bakılmasının daha sağlıklı olduğu kanısındayım.

Mesleki rehberlik kapsamında YKS sınavını kazanan öğrencilerimize bu bağlamın altı çizilerek hatırlatılması sürece pozitif katkı sağlayacaktır." dedi.